İSLAMDAN İNCİLER

SORULARLA İSLAMİYET

SORU : Bir evlad ana ve babasının evinden yiyebilir içebilirmi?

CEVAP : Ana ve baba zengin evlad fakirse onların evinden  yiyibir içe bilir çünkü bakmak ta yükümlüdürler. ama evlad zenginzse durum farklıdır.

SORU : İnsan sağlığını koruma ve hastalıklardan tedavi olma noktasında Sevgili Peygamberimizin bir buyruğu var mıdır ?

CEVAP : Allah Resulü ümmetine yaptığı aydınlatıcı açıklamalarda şöyle buyuruyor. (yüce Yaratıcı dermanını var etmediği hastalığı yaratmamıştır. Bütün hastalıkların tedavisi mümkündür. Çaresini arayın.

SORU : Hastalıklardan korunma konusunda Peygamberimiz nasıl bir tavsiyede bulunmuştur.

CEVAP :Sevgili Peygamberimiz ümmetinin sağlıklı ve mutlu olmasını arzu eder, bu hedefe ulaşmaları için son derece faydalı öğütler verirdi. İşte bunlardan biride hastalıklardan korunmak için tavsiye ettiği mübarek sözü, (Mide Mikropların Evidir) Genelde mikroplar boğazdan girer, mideden tüm  vücuda dağılır. (Korunma, diyet yapma tedavinin başıdır.) (Yemek yerken mide ni zin üç de birinin yemekle, üç de birini su ile doldurun, üç de birini de boş bırakın ama sakın israf etmeyin) insanlar bu nebevi öğüde kulak verseler, dokturlar kesinlikle işsiz kalır.

SORU : Tedavisi bulunmayan amansız hastalıklardan ölen birinin  ahrette  göreceği kolaylık var mı ?

CEVAP :Tıp’ın çare bulamadığı kanser gibi hastalıklar dan ölen insanlarında ahrette bir türlü şehit muamelesi gereceği haber verilmiştir.

SORU : Suçsuz ve haksız yere öldürülen birinin şehit olacağı söyleniyor doğrumu ?

CEVAP : Suçsuz ve haksız yere öldürülen birinin ahret şehidi olacağı hakkında nas vardır. Doğrudur kısmen şehid sayılır.

SORU : Âşürâ günlerinde kazâ orucuna niyet etsem hem borcumu ödesem, hemde sevap alsam olurmu?

CEVAP : Gerek oruç tutmada olsun, gerekse namaz kılmada, bir zaman içinde iki niyetle bir amel – davranış – kabül olunmaz. Her ibâdet ayrı bir zamanda, ayrı bir niyetle yerine getirilir. Şu vaktin farzını yâhutta şu vaktin ön sünnetini kılmaya, denebileceği gibi, oruç tutmada da neye niyet ediyorsa ona göre değerlendirilir ameller niyetlere bağlıdır, muminin niyetleri amelinden hayırlıdır.

SORU :  Âşürayı peygamber efendimiz yapmışmıdır, eğer yapmamışsa nasıl sünnet olunur?

CEVAP : Hayır sevgili peygamberimiz âşüra yapmamıştır, âşüra yapmanın sünnet olduğunuda kimse söylemiyor, sünnet olan bu günlerde, Cuma, Cumartesi, Pazar olmak üzere oruç tutmaktır, âşüra yapmak, yemek gibi işlemler hakkında nebevi bir buyruk ve uygulama mevcut değildir. Aşüra toplantısı bir sosyal etkinliktir, çeşitli hayırlara vesile olabilmektedir, bu nedenle âşüraya bid’a-i hasene yâni iyi ve faydalı bid’a diyebiliriz.

SORU : Zekat veren biri ödeme tarihi gelmeden önce uygun bir fakir bulunca zekatını ödeyebilirmi?

CEVAP : Zekat ödeyen biri, ödeme tarihinden önce, zekatına mahsuben ödeme yapabilir, sonra zekatından düşer ancak fakirin hakkı olan zekatı vaktinden geciktiremez. Çünkü o zimmetinde fakire olan borcudur. Vaktinde ödemediği borcundan dolayı her gün ve her gece, eğer ödeme imkanı varda ödemiyorsa zâlim diye yazılır. Zekatını gönüllü ödemeyenden yetkili merci  gelir zamanında zekatı tahsil eder, gerekli yerlere dağıtımını yapar. Ancak eşkiya ve hırsızın aldıkları zekâta sayılmaz. Zekatın resmen toplanması, ayet, hadis ve icma ile sabittir. Muminlerin azınlık olduğu (batı ülkeleri gibi) yerlerde zekat mükellefleri bizzat kendileri fakiri bulur öderler. Zekat ödemesi İslâmda çok önemlidir zekâtını ödemeyenin Allah namazınıda kabül etmez.