YÜREĞİR TARİHİNDE HATIRLANANLAR
-Yüreğir’de bulunan tarihi misis kentinin kurucusu MOPSUS Truva savaşına katıldı.
-Yüreğirde bulunan Mallos kentinde basılan paralardaki kuş görüntüleri şaşırtıyor.
-Yüreğir ovasında tarım tarihi de ilginç bilgiler veriyor.
Ramazanoğulları ve Yüreğir Aşiretinin Çukurovaya Gelmesi
Öncelikle YÜREGİR isminin tarihi önemini açıklamak gerekirse 1340’lı yıllarda ÜÇOK Türkmenlerinden Yüreğir aşireti, Mısır Memluk Devleti’nin desteği ile Misis yakınlarına geldi. Çaldağı eteklerine yerleşti. Çaldağı, ovanın orta yerinde ve çevreye de hakim bir yerde idi. Çalılarla kaplı bir tepelik alan idi.
Ramazanoğulları, kervan geçiş yerindeki Çaldağında CAMİLİ adıyla köy kurdular. Aynı yerde Adana’dan Halep ve Maraş’a giden kervan yolu da bulunuyordu. Kervanların konaklama yeri idi ÇALDAĞI eteleri ve Çamili köyü.
Yüreğir aşiretinin beyi durumundaki Ramazanoğulları ve onlara bağlı Türkmen topluluklar, 1360 yılında yakınlarda bulunan Kafirkırıldığı mezrasında Ermeniler ile savaştılar. Sonra engelle karşılaşmadan Taşköprü’den geçerek Adanayı fethettiler.
Ancak Camili köyünde Ramazanoğulları’nın ismi ile söylen tarihi mezarlık veya ören yeri günümüze kadar varlığını sürdürdü. Bir gün yolunuz Çimento fabrikasının yakınındaki Çaldağı ve doğu eteklerindeki tarihi Camili köyüne düşerse orada YÜREĞİR aşiretinin bey ailesi olan Ramazanoğulları’nın ÜÇOK damgalı mezarlarını görebilirsiniz.
Truva Kahramanı Misis Şehrini Kurdu
Yüreğir ilçesi sınırları içinde bulunan tarihi Misis antik kentinde yaşanan olaylar ise insanlık tarihinin ilk dönemlerini aydınlatan gizemli bilgiler ile doludur. Tarihi kaynaklara göre M.Ö. 1200’lü yıllarda Truva savaşlarına katılan hükümdar MOPSUS, Çukurova’ya gelerek Ceyhan nehri kıyısında kendi adıyla söylen MOPSUESTİA –günümüz Türkçesi ile Mopsus’un ocağı- şehrini kurdu.
Büyük İskender, MÖ 333 yılında Kilikya olarak bilinen Adanaya geldi. Deniz sahilindeki Magarsus (Karataş şehir yakınındadır) kentine uğradı, Sonra Yüreğir ovasında ve Ceyhan nehri kıyısındaki MALLOS şehrine uğradı. Ve buradan doğuya yönelerek Misis üzerinden Çukurova’yı körfeze bağlayan Demirkapı’dan İSSOS’a doğru gitti.
Ve İssos’ta Pers Hükümdarı Darius ile savaştı. İskender’in ziyaret ettiği MALLUS şehri Kızıltahta köyü yakınındadır. Bahsi geçen Mallus kentinde basılan paralar üzerinde insana benzeyen tanrı görüntüleri ve kuş şekilleri dikkat çeker. M.Ö.5. yüzyılda basılan Mallos paraları üzerindeki kuş görüntüleri, insanların dost olarak gördükleri kuşlara olan saygılarını ve onları koruma düşüncesini canlı olarak yaşatma duygularını gösterir.
Misis kenti Romalılar zamanından Bizans’a ve Haçlılara gelinceye dek hem Yüreğir ovasının merkezindeki geçiş yeri ve hem de nehir gemilerinin yanaşarak tarım ürünlerini aldığı liman özelliğini korudu.
Ramazanoğullarının Yüreğir Ovasındaki Çiftlikleri
Ramazanoğulları, Adanayı fethettiğinde kendi aşiret isimleri ile söylenen YÜREĞİR ovasında Seyhan ve Ceyhan nehirleri arasında kalan verimli toprakların vakıf arazisi veya çiftlik olarak kullandılar. Ramazanoğullarının ekonomik ve siyasi gücünün yüzyıllarca devam etmesinin temelinde verimli toprakları öncelikle kendilerinin sahiplenmesidir. Günümüzde Abdioğlu köyü yakınlarından itibaren Eğriağaç, Kızıldam köyüne kadar uzanan yerde Ramazanoğlu ve onlara akraba ailelerin çiftliklerinin bulunması bu uygulamanın bir sonucudur.
Osmanlı 1516 yılında Ramazanoğulalrı ile barışçı ittifak yaparak Adanayı ve bu arada Yüreğir ovasının yönetimini de kendilerine bağladı. Kanuni Sultan Süleyman zamanında yazımı sonuçlandırılan bir çeşit nüfus ve mülkiyet kayıt defteri özelliği taşıyan TAPU-TAHRİR defterlerine göre 1530’lu yıllarda Adana Eyaletinin YÜREĞİR nahiyesi adıyla idari alanı vardır. Bahsi geçen YÜREĞİR nahiyesi, günümüzdeki Yüreğir ilçesinin bulunduğu bölgeyi içine almaktadır.
TARİHCİ YAZAR : CEZMİ YURTSEVER